ENGELLİLER İÇİN ULUCAMİ
- CUMALIKIZIK (BURSA)
Günübirlik bir gezinti yaptığım güzel şehrimiz Bursa ile
ilgili notlarım aşağıdadır. Bunların dışında daha birçok görülmesi gereken
yerlerin bulunduğu bu Yeşil kente daha uzun bir seyahat etme düşüncesindeyim.
Gene de gezdiğim yerleri sizlerle paylaşmak isterim. İstanbul’dan günübirlik
gelip gitme mesafesinde olan Bursa da
ilk durağımız son yıllarda adı duyulan 700 yıllık Osmanlı köyü olan
Cumalıkızık.
CUMALIKIZIK
Aracımızla yaptığımız bu seyahatimizde şehre girmeden önce
bu ilginç köye geldik. Nispeten sakin bir gün, fazla kalabalık yok. Ama levhayı
görüp köye girdiğimiz anda buranın benim sandalye için uygun olmadığını
anladım. Yani burası tekerlekli sandalyeli engelliler (manüel sandalyeler için)
) için oldukça zorlu şartlara sahip. Yollarda gezmeniz imkansız, hani birisi
yardım etse bile tekerleğinizin kırılması durumu var. Araba ile içinde ufak bir
tur, birkaç resim, hepsi bu. Hani park edeyim birazcık etrafa bakayım deseniz
bile meydanımsı yerdeki genç görevli aracınızı park ettirmiyor. Hani “engelli aracı”falan
sohbeti yapıyoruz ama genç görevli oralı değil. Bizi köyün dışındaki otoparka
yönlendiriyor. Belli ki ailesinde engelli yok.
Park yerinden yokuş tırmanıp köye ulaşmanız zaten mümkün değil.
Buraya gelmek isteyen eşim beni, üzülerek de (!) olsa aracın içinde park
yerinde bırakıp köye doğru yol alıyor. Bense aracın içinde park görevlisinin
açık havada çay yapma gayretini seyretmekle yetiniyorum. Benim gibi park
yerinde oturmak istiyorsanız sizde gidebilirsiniz. Ama bence hiç gitmeyin.
Benim çektiğim resimlere bakın yeter.
ULU CAMİİ
Yıldırım Bayezıd tarafından mimar Ali Neccar'a
1396-1399 yılları arasında yaptırılmıştır.
Ulu Cami, Bursa’nın en görkemli camisidir ve en önemli tarihi yapılarındandır. Evliya Çelebi’nin ifadesi ile Bursa’nın Ayasofayası’dır. Namaz alanı bakımından Türk tarihinde yapılan en büyük cami olup, kimi din adamlarınca İslam’ın 5. En büyük mertebesindeki ibadethane olarak kabul edilmektedir. 2215 metrekare alanı kaplayan yapı, her biri dörder kubbeli 5 bölümden oluşmaktadır. Bu kısa bilgilere en son eklemek istediğim konu ünlü Karagöz’ün (Demirci ustası Kambur Bali Çelebi) bu caminin yapımında çalıştığı ve sürekli işçileri güldürerek yapımı geciktirdiği için Yıldırım Beyazıt tarafından öldürüldüğü rivayet edilmesidir.
Ulu Cami, Bursa’nın en görkemli camisidir ve en önemli tarihi yapılarındandır. Evliya Çelebi’nin ifadesi ile Bursa’nın Ayasofayası’dır. Namaz alanı bakımından Türk tarihinde yapılan en büyük cami olup, kimi din adamlarınca İslam’ın 5. En büyük mertebesindeki ibadethane olarak kabul edilmektedir. 2215 metrekare alanı kaplayan yapı, her biri dörder kubbeli 5 bölümden oluşmaktadır. Bu kısa bilgilere en son eklemek istediğim konu ünlü Karagöz’ün (Demirci ustası Kambur Bali Çelebi) bu caminin yapımında çalıştığı ve sürekli işçileri güldürerek yapımı geciktirdiği için Yıldırım Beyazıt tarafından öldürüldüğü rivayet edilmesidir.
İngiltere kraliçesinin bile gelip ziyaret ettiği bu camii,
Bursa’nın en önemli yapısı. Ancak Bursa biraz inişli çıkışlı bir şehir. Bu nedenle
Caminin yakınında park etme konusunda bir Trafik Polisinden yardım istiyoruz
ama pek yardımı olmuyor. Bizde sanırım Belediyeye ait bariyerle kapalı hemen
caminin yakınındaki yola giriyoruz. Orada bulunan kamera ile biraz bakışıyoruz.
Engelli kartımızı kameraya yönlendiriyoruz. Güzel bir gelişme oluyor ve bariyer
açılıyor. Derin bir “ohhh” çekip uygun bir yere park ediyoruz. Orada bulunan
Zabıta bize pek hoş bakmasa da biz dönüşte arabamızı yerinde bulmak umuduyla
aracımızdan inip camiye doğru yol alıyoruz.
3 kapısı olan yapının bir kapısına yapılan rampa ile rahatça
giriliyor. Tüm camilerde olduğu gibi burada da camiye ait tekerlekli sandalyeye
geçiyoruz. Yalnız burada şunu söylemeden geçemeyeceğim. Sayın Diyanet lütfen
camilerdeki tekerlekli sandalyeleri değiştirin. Kaç cami gezdiysem bunlardan
çok sıkıntı çektim. En kullanışsız sandalyeler. Transfer zor, ayaklıklar çıkmaz
vb. birçok sıkıntılı durumları var. Bu devasa camilere bunlar yakışmıyor.
Ayrıca sanırım fazla kullanılmıyor, zira bazılarının lastikleri inik.
Camiye geldiğimiz saat akşam namaz saati olduğundan
girişimiz kalabalık nedeniyle zor oldu. Ama her camide olduğu gibi görevlilerin
yakın ilgisi ile içeri girebildik. Muhteşem bir yapı. Ancak belirttiğim gibi
namaz vakti olduğundan caminin içini tam olarak gezemedik. Fotoğraf çekip, etrafı seyrederek bu devasa
yapıyı yakından tanıdık. Mutlaka görülmesi gereken bir cami.
HANLAR BÖLGESİ –
KAPALIÇARŞI
Konumu ve özellikle tekstil
alanındaki gelişmişliği nedeniyle yüzyıllarca önemli bir ticaret merkezi
olması, Bursa’yı hanlar açısından zengini bir kent haline getirmiş. Eski Şehir
içerisinde yer alan Hanlar Bölgesi’nde bu nedenle gezilmesi gereken
bir bölge.
Zaten Ulu cami de bu bölgenin içinde olduğundan
bu bölgeyi de fazla detaya girmeden şöyle bir gezdik. Kapalı çarşının bazı
yerleri merdivenli olduğundan her tarafını gezmemiz mümkün olmadı. Bölgede
biraz meyilli olduğundan her tarafını gezemedik. Tabi birde aracımızın akıbeti de
hep aklımızda olduğundan ve havada kararmaya başladığından, Bursa ekonomisine biraz katkıda bulunarak
günün son ve güzel anı için yola koyulduk.
İSKENDER KEBABI
Kısa gezimizin son durağı, Bursa gezisinin olmasa
olmazı İskender Kebabı. İskender tabi ki Bursa
denilince akla ilk gelen yemek. Tarih boyunca da bu böyle devam etmiş ve edecek
gibi de görünüyor.
Genellikle İskendercilerin önünde
oldukça sıra oluyor diye duymuştuk. Ama şansımıza İskender kebabını yaratıcısı
olan Kebapçı İskender de sıra
beklemeden yeme şansına sahip olduk. Tarihi bir mekan, giriş düz ayak. Yakınında
otoparklar mevcut. Rahatça ulaşabilirsiniz.
Girişte de belirttiğim gibi
sınırlı saatlerde bu kadar gezebildik. Ama burada ve yakınlarında daha birçok
gezilecek yer var. Yalnız bazı yerler tepelerde olduğundan ulaşmak zor
olabilir.
Kısa zamanda diğer yerleri
görebilmek için en az iki günlük seyahat yapmayı aklımıza koyarak bu güzel
kentten ayrıldık.